Makaleler

Bu yazımda iş ve teknoloji uyumu neden önemli, teknolojiyi rekabetçi kullanmak niçin çok kritik, dijital dönüşüm neden gerekli, niçin şimdi hareket geçmeliyiz konularını geçip, uygulamaya odaklanmak istiyorum. Şu anda bir çok şirketin ajandasında bulunan dijital dönüşüm konusu nasıl hayata geçirilir, işleyiş yapısı nasıl kurulur, süreç nasıl işler bu konudaki deneyim ve fikirlerimi paylaşmak istiyorum.

Bir defa yola çıkmadan önceki adım bu konuda üst yönetimin vizyonunu ortaya koyması, beklentilerini net olarak belirlemesi ve mümkünse en tepedeki yöneticinin “Dijital Dönüşüm Sponsoru” olarak bu işin arkasına mutlak bir irade koymasıdır. Kişisel olarak bu yol hazırlığı yapılmazsa, yolculuğun ilk adımının da atılamayacağını veya projenin bir anlamda ölü doğacağını düşünüyorum.

Üst yönetim net iradesini ortaya koyuyorsa, ikinci önemli karar bu programın hangi iç ve dış kaynaklarla hayata geçirileceği ve nasıl bir program yönetimi yapısının kurulacağıdır. Burada gördüğüm kadarı ile genellikle içeride (odaklı veya yarı zamanlı) proje takımları, muhakkak tamamen odaklı proje yöneticileri, öte yandan dış kaynak ve danışmanlardan oluşan karma bir işleyiş yapısına daha ağırlıklı olarak rastlanıyor.  Bu yapının bence ideal şekli yok ama net ve bilinçli bir tercihle karar kılınmış bir işleyiş yapısı, takım kurgusu olmadan da başarıya ulaşmak olanaklı olmuyor.

Yukarıdaki şartlar sağlanıyorsa, bu stratejik yolculuğun ilk adımı “Durum Analizi” oluyor. Gitmek istediğimiz yer ve bugünkü durum arasındaki farkı net olarak görmeden hangi alanlarda, nasıl adımlar atacağımıza karar vermemiz hem zor, hem de eksik kalıyor. Bana göre bu durum analizi süreci ne kadar 360 derece olabilirse, ne ölçüde iç ve dış  tüm paydaşları kapsayabilirse o kadar etkili oluyor.

Durum analizinden yapılan çıkarımlar sonrası iş dönüşüm programının “Kapsam ve Çerçevesi” ni belirlemeye, ana dönüşüm alanlarında bir uzlaşma sağlamaya kalıyor.  Gördüğüm ve deneyimlediğim kadarı ile dijital dönüşüm programlarında genellikle alttaki ana alanlar öne çıkıyor:

• Müşteri Deneyimi’ni dijital araç ve gereçlerle iyileştirmek ve zenginleştirmek. Dijital satış kanalları ile satışları arttırken, dijital pazarlama ile müşterileri daha iyi tanımak ve olabilecek her temas noktasında müşterilerin karşısına doğru tekliflerle çıkmak.
• Çalışan Deneyimi’ni iletişim ve işbirliğini daha kolay kılan, organizasyonun geneline yayan dijital platformlarla çok daha etkili kılmak, memnuniyet ve aidiyeti arttırmak, çalışanların şirkete katkılarını ve işlerinden aldıkları doyumu karşılıklı en üst noktaya taşımak.
• İş Süreçleri’ni optimize etmek, kağıt bazlı süreçleri, elektronik süreçlere taşımak ve genel itibari ile süreç etkinliği ve verimliliğini arttırmak.
• Yeni İş Modelleri konusunda nasıl bir strateji izleneceğini, dijitalleşme ile ortaya çıkan veya yeniden şekillenen iş modelleri konusunda nasıl bir tavır izleneceğini belirlemek. Hali hazırda olan iş modeli ile yeni ve dijital iş modellerini entegre edecek inisiyatifleri hayata geçirmek.

Kapsam ve çerçeve ile beraber hem genel program, hem de her dönüşüm alanı için “Ana ve Detaylı Proje Planı” ortaya çıkıyor. Burada kritik başarı faktörü önceliklendirmenin nasıl yapılacağı ve dış kaynağın hangi alanlarda kullanılacağı oluyor.

Bu proje planları önceliklendirildikten sonra da “Uygulama ve Takip” ile klasik anlamda proje yönetimi takibi safhasına geliniyor. Burada –şirketin kaynaklarına bağlı olarak- idealde bir program yöneticisi ve ona bağlı proje liderleri uygulamayı hem kontrol altında tutuyor, hem de hızlandırıyor. Sonuçta her dönüşüm programı, tasarlandığı değil, uygulandığı kadar başarılı oluyor.